"Enter"a basıp içeriğe geçin

Ay: Haziran 2008

Siz aklıma gelen de, düşüp bayulacağum…

ordu-ulubey.jpg

Karadenizi oldum olası severim ne hikmetse… İnternette bol bol fotoğraflarını seyrettiğim bu yer gerçektede rüya gibi hayal gibi bir yermiş. Haftasonu nu Ordu’da Abla (ları) m la geçirdim.

Sevmek diyoruz ya ağızdan çıkıveriyorum seviyorum kelimesi ben orada karşılaştığım sevgi selinden sonra bir daha öyle kolay kolay telaffuz etmem o kelimeyi!

Adeta rüya güzelliğinde geçen 2 günüm masal tadında son buldu… Ordunun o güzel dağları, taşları, ağaçları, suları ve daha nice Hak lütfu… Bir de o güzelliklerin içinde kalbi pırlantadan değerli insanlar la bir olunca o iki gün size iki saniye gibi gelir bir saniye de geçer gider…

Zina

sendenkalan_zina.jpg

Geçip giden zaman görünmez ama hissettirir. Geri dönüp bakıldığında çoğu kez utanç verici olaylar hatra gelir. Utanmak edepden, hayadan, imandandır ama gel gelelim anlık hatalar nedeni ile bir çok kişinin bir ömrü ve Allah bilir Ahireti de harap olur. ” Sinema makinalarını yapanları yaratan Allah şüphesiz bizim hayatımızıda kaydedebilir ve O gün geldiğinde tüm hayatı tüm alemin huzurunda seyrettirir. Ey İnsan! Kendi resminden utanmak istemiyorsan seyredilecek bir hayat yaşa!” ¹

İçimden öyle çok seviyorum ki seni..

sendenkalan_buluyorum__.jpg

Seninle adım attığım her yere şimdi iki kere basıyorum..! Bir senin için birde benim.. Yokluğunu telafi ediyorum aklımca.. Aslında hiç olmayışını düşünüyorum sonra.. Sonra gözümün önüne geliyorsun.. Giriyorsun koluma sana İstanbulu gezdiriyorum.. Sahillere gelince o deli rüzgarlar üşütmesin diye seni kendime sarılıyorum.. İçime çekiyorum uzun uzun rüzgarla seni.. Sonra tutuyorum elinden uzun uzun yürüyorum o beykozun bomboş sahillerini.. Yorulduğunu fark ediyorum bi ara bir bankda soluklanıyoruz.. Ellerin başımda.. Gözlerim maviler içinde.. Etraf sessiz, kimsesiz.. Sağıma bakıyorum Yoksun! Soluma bakıyorum Yoksun! Sonra kaldırıyorum başımı gökyüzünün o ağlamaya yüz tutmuş siyahlığında buluyorum seni.. İçimden öyle çok seviyorum ki seni.. Dayanamayıp ağlıyorsun bana! Yüzüme düşen yüzlerce damladan birinin senin olabileceği umudu ile saatlerce ıslanıyorum.. Sonra kesiyorsun ağlamayı.. Başımı eğiyorum önüme.. Bu sefer ben sana ağlıyorum! Ama sen ıslanmıyorsun!

Hekimoğlu İsmail – Eyüp Sultan

hekimoglu___.jpg

Mübarek Eyüp Sultan’ım da çok güzel yaşanmaya değer bir gün daha yaşadım. Hocamız Hekimoğlu İsmail’in Eyüp Sultan’a  geldiğini duyar duymaz hemen tüm tanıdıklarıma haber vermeye başladım tabii veremediklerimde oldu haklarınızı helal edin… Hocamız Cumartesi 16:30 daki programına biraz geç kaldı velakin öyle bir pişmanlık duymuş tuki inanın şaşırdım! Bir gecikmeden ancak bu kadar pişman olabilirdi herhalde insan! Hemen Misali kondurdu sohbetine..