"Enter"a basıp içeriğe geçin

KALK…

Gözü perdesi kapalı pencereye ilişti, aralamak istedi perdeyi eli varmadı… Artık vakit ayrılık vaktiydi…

Eli varmadı… Plastikte olsa onlar onun ayaklarıydı… Geri çekiliverdi… Usulca oyuncak bacaklarınıda içine çekerek yatağa girdi… Üstünü o karbeyazı battaniyesiyle örttü… Işığı kararttı, artık o an her şey daha manidardı… Kimse yoktu, hiç kimse… Etrafında ayakta duranda yoktu artık, sanki battaniye değilde toprağın altına girmişti. Rabbine söz vermişti, üzülmeyecek sabredecekti… Çile bu çekilmeden gitmeyecekti!

Karanlık nelere gebedir iyi bilirdi, bir süre eski günleri düşündü o sokak sokak gezdiği istanbulun her bir adımını aradı… İnsan bu işte dedi neyi bulsa, neyi elde etse daha fazlasını istiyor deyiverdi… Gözlerini Arş’a dikti… Düşünce ikliminde tefekküri bir tat vardı… İçi sıkılıyordu! Haykırmak, artık yeter demek istiyordu, sustu. Haddini fazlasıyla iyi biliyordu! Taksir edilen neyse ona eyvallah diyordu…

Birden yatak dar geldi… Gögsü sıkışmaya başladı, doğruldu… Yanındaki masada Kur’an’ı duruyordu… Elini uzattı yetişemedi ha gayret, az daha derken Kur’an’ı aldı… Nur odaya buram buram kitabın arasından daldı… Ses çıkarmadan minik lambası ile Kur’an’ı okumaya başladı… Ve o ayet O an da ona inmişcesine irkildi!

94-İNŞİRAH:

1 – Biz senin için (mutluluğun) göğsünü açmadık mı?
2 – Senden yükünü indirmedik mi?
3 – O senin sırtını ezen yükü.
4 – Senin şanını yüceltmedik mi?
5 – Demek ki, zorlukla beraber bir kolaylık vardır.
6 – Evet, zorlukla beraber bir kolaylık vardır.
7 – O halde boş kaldın mı, yine kalk (başka bir iş ve ibadetle) yorul.
8 – Ancak Rabbine yönel.

defalarca okudu… Peygamberi hatırladı sonra… O ilk ayetteki heyecan kadar heyecanlanmıştı oda… Tebessüm etti… Usulca öperek masanın üzerine bıraktı o Eşsiz Kitabı… Zorluktaki kolaylığın ümidi ile usulca bacaklarını çıkardı, artık mesajı almıştı! Kızmıyor aksine her bir ayet için ayrı tebessüm ediyordu… Vakit ölüm vaktiydi… Sabaha çıkarmı bilmiyordu ama kendisini o dipsiz kuyuya salıverdi… Odada yalnız değildi artık melekler o yarım kalan Kur’an’ı okuyup tamamlamak için yanıbaşındaydı…

fakir mes’ud

[mp3 autostart=”true” repeat=”true”]http://umutrehberi.tasavvufi.com/mestmp3/sazeserleri/sonbahar.mp3[/mp3]

Tek Yorum

  1. Mehmet Sherif Mehmet Sherif 30 Aralık 2009

    Eyvallah..

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir