"Enter"a basıp içeriğe geçin

Ay: Ağustos 2009

el’AFUV


Bismillahirrahmanirrahim…

Bir iyiliği açıklar yahut gizlerseniz veya bir kötülüğü (açıklamayıp) affederseniz, şüphesiz Allah da ziyadesiyle affedici ve kadirdir. (Nisa Sutesi ayet 149)

Nede gaflet içindeyizde bilmeyiz…
Cüssemizi bilmeden feryad-u figan içindeyiz
O ki Afuv iken biz kimizde affı bilmeyiz
Affetmeyeni sevmez Allah affa af’la gidelim…

Geliyor…

Oruç

Geliyor… Rahmet, mağfiret geliyor… Geceler Rahman için uyanma vakitleri geliyor… Oruç geliyor… Ramazanla geliyor… Bu fakirin hatalarını hoşgörün sürç-i lisan ile anlatıyor hislerini hep, ama sığmıyor içi içine…
Kelimeleri seçecek vakit bulamıyor kendine…!

Şimdi her zamankinden farklı geçecek vakit… Aç kalacağız hep birlikte! Acıkacağız çoğu şeye… Açıkmamız gerekenleri daha bir ehemmiyetli kavrayacağız aslında… Namaza’a acıkmak, Oruç’a acıkmak, Medine-i Münevvereye acıkmak ne demekmiş daha iyi anlayacağız İnşaallah… Bir fakirin evinde bir aşın kaynamaması ne demek çok daha iyi anlayacak ve bundan böyle “Komşusu aç iken yatan bizden değildir.” Hadis-i Şerif’ini daha bir idrak edeceğiz… Acıkacağız… Aç kalacağız çoğu günah’a! Bu ne güzel bir açlık Ya Rab diye secdelere kapanacak aç kaldığımız hiç bir günah’a tekrar dönmemek için tövbeler edeceğiz… Günahların açlığında doyacağız!..

Gülümse…

Hocam,

Çok uzun zaman olmadı aslında seni tanıyalı… Bir sene bile değil hani şu takvim bağbında 365 günün bir araya geldiği gün yığını kadar… Ama seni bu kısa sürede o kadar çok sevdimki çok konuşuyorsun diye sana “Hocaam” bile dediğimde sen bana hep tebessümane, şefkatle baktın… Seni sevdim hocam… Aramızdaki o Üstad, Talebe ilişkisi o kadar güzeldi ki ingilizce denen o sevimsiz dili sırf bu ülkede insanlar bir şeylerin farkına varsın “biz” hep birlikte harekete geçelim diye bana harf harf öğretmeye çalışıyordun…