Zamanın çok ötesinde bir yerde belki de kimsenin olmadığı, sadece sevenlerin ve sevilenlerin olduğu o kimsesizler yurdunda tanışmıştık seninle. Gözlerini hala dün gibi hatırlıyorum, o orman yeşili gözlerinde kaybolduğum günlerin yerine simsiyah gecelerin hapsettiği matem dolu dakikalar gelir oldu.
Son sözünü söylemeden gittiğin yollarda kaybolursun diye korksamda dönüşünün ihtimali beni hep heyecanlandırdı. Şimdi bir türkü, şimdi bir söz, şimdi bir şiir, şimdi manalı bir bakış görsem seninle yeniden tanışmış gibi heyecanlanıyor, seni gittiğin gün gibi ha la özlüyorum. Gitmen çok üzmemişti beni, üzüldüğüm yalnız kalmandı. Biliyorum. Biliyorum ki sende içindeki o taşmak isteyen çağlayanları susturuyor, gözünden akacak yaşlarla ölesiye savaşıyorsun. Dayanamayacak gibi oluyor hemen o anda kalkıp koşa koşa gelmek, hüngür hüngür ağlamak istiyorsun.