"Enter"a basıp içeriğe geçin

Ay: Ağustos 2010

Muradının Ardında Dur!

Çekip gitme hemen öyle… Sabırlı ol! Bir kere baş koyduysan bu yola eğeceksin başını öne! Hemen çıkıp gidemezsin bu kapıdan öyle… Acı, gözyaşı, haykırış, sabır, direniş, tövbe… Herşey olacak bu işte ama İsyan ve Terkediş asla! Murad ettiysen şayet bir defa, ardında duracaksın! Duydukların, gördüklerin, bildiklerin seni yanıltmasın! Muradının ardında durmalısın! En kolayıdır çekip gitmek bu hayatta, gitmemelisin! Dimdik durmalı ve her gelene, göndereni bildiğin için gülmelisin! Sakin olmalı, ve sabr etmelisin… Elbette batan güneşin bir de doğanı vardır zamana bırakmalısın… Belki de bazı zamanlar susmalı ve yalnızca içine kapanmalısın… İçine kapandığın o derin oda da kendini bulmalı ve o zamana kadar işlediğin tüm günahları derincesine düşünmelisin… Çekip gitmemeli, Muradının ardında durmalısın! Elbette seni affeden, seni düşünen ve sana güzellikler ihsan eden Rabb’bin seni unutmayacaktır, bilmelisin… Bu bilinçle, bu güçle yürümeli daha parlak ufuklara koşmalısın… Bir kere Murad ettiysen ve olanlar hiç beklediğin gibi değilse de “Mevla görelim neyler…” demeli, yine içindeki o geniş odaya kapanmalısın. Çirkin, beş para etmez bu yaşam tarzını bir kenara atabilme cüreti ile şahlanmalı, eline kamışını alıp hokkana usulca batırmalısın…